Delfina’nın bebekliğinden beri çocuğunu fiziksel aile desteği olmadan büyüten bir anne olarak yaşadığım yerde hep oyun grupları oluşturma çabam oldu ki hem ben annelik sürecimi paylaşabileyim başka annelerle, sorunlarımızı konuşabilelim; hem de kuzenleri gibi yakın aile dostları olmadan şehirde büyüyen kızım sosyalleşsin, başka çocuklarla iletişim içine girsin. Delfina için önce İstanbul Ortaköy’de harika bir oyun grubu oluştu, sonra Moda’da. Delfina anaokuluna gitmeye başladı bu sene haftanın üç günü ama yine de bir oyun grubu olsun, özellikle kış günlerinde mahalleden, parktan arkadaşlarıyla buluşmaya devam etsin istiyorum. Bu esnada Facebook’ta Montessori Anneleri grubunda yazışmalar ve Anadolu’nun her yerinden anneler organize olmaya başladı evlerinde ya da mahallelerinde bir oyun grubu kurmak için. Aileler çocuklarıyla kaliteli vakit geçirmek istiyorlar ve özellikle hava koşullarının iyi olmadığı zamanlarda çocuklarıyla aktiviteler yapıp, çocuklarının kaliteli ve öğrenme süreçlerine yardımcı vakit geçirmek istiyorlar. Ben de İstanbul için Anadolu ve Avrupa yakası olmak üzere iki Facebook grubu kurarak diğer organize olmak isteyen annelere yardımcı olmak istedim. Bunun üzerine toplantı yaptık ve evde nasıl oyun grubu kuruluru konuştuk. Geçen yıllardan gelen deneyimler de birleşince şöyle toplantı notları çıktı ortaya, umarım oyun grubu kurmak isteyen ailelere yardımcı olur notlar.
Oyun grubu nerde olabilir? Evlerde, yerel kütüphanelerde, gönüllü evlerinde vs.
Dileyen aileler evlerini birbirlerine açıp, belli bir rota dahilinde birbirlerinin evlerinde buluşabilirler. Ama evlerde oyuncak kavgası çok yaşanacağı [çünkü ev sahibi olan çocuk her zaman oyuncaklarını diğer arkadaşlardan korumaya çalışacaktır. O yüzden ya oyuncaksız bir ortamda aktiviteler yapılmalı, ya da çocuğa hangi oyuncakları paylaşıp paylaşmak istemediği sorulmalıdır] için alternatif mekanlara bakmak daha akıllıcadır. Malumunuz birçok kütüphane hatta çocuk kütüphanesi mevcut. Ama bu tarz mekanlar aktif olarak kullanılamıyor ve çocuklara ‘sus, ses yapma’nın ötesine geçilemeyen mekanlar olarak kalıyorlar. Yeni yeni kütüphanelerde masal saati uygulamaları ve kütüphaneleri çocukların ihtiyacına yönelik düzenleme alışkanlığı başladı. Oyun grubunun kurulacağı semte yakın bir kütüphaneden [halk, belediye, ya da Kültür Bakanlığı’na ait kütüphaneler] ya da belediyeye ait bir gönüllü evi yahut benzeri bir kamu alanından çocuklara aktivite yapabilmek için ortak alan talep edilebilir. Özellikle kütüphanelerdeki masal saati uygulaması oyun grubuyla birleştirilebilir. Kitap Okuyan Çocuklar Projesi’nin geçen hafta İBB’ye ait kütüphanelerin bu tarz aktivitelerde kullanılması için onay aldık. Bulunduğunuz mekandaki kütüphaneyi kullanmak için Kitap Okuyan Çocuklar Projesi aracılığıyla izin alıp, kütüphaneyi amaca uygun hale getirebiliriz. Konuyla ilgili yazışmalar bilgi@kitapokuyancocuklar.org eposta adresinden yapılabilir.
Ne kadar sıklıkta? Ailelerin uyumuna ve tercihine kalmış ama düzen olması çok önemli. Her hafta aynı gün, aynı saatlerde ve aynı kişilerle yapılan aktiviteler kesinlikle uzun dönemde daha iyi sonuç verecektir.
Sayı ve yaş grubu: Bildiğiniz üzere Montessori’de karma yaş uygulaması vardır. Ama eğer semtte çok fazla aile varsa, iki grup yapılıp, yaşları birbirine yakın çocuklardan gruplar da istenilirse oluşturulabilir. Grup başı tavsiye edilen ideal çocuk sayısı 5’tir.
İkramlar: Ev sahipliği yapacak olan aile, su hariç hiçbir ikramda bulunmakla yükümlü değildir. İkram konusu oyun grubunu eğlenceli bir zaman geçirme olmaktan çıkarıp yükümlülük haline getirir. Eğer çocukların birşey yeme ihtiyacı olacağı düşünülürse, herkes evinden bir kilo ya da çocuk sayısınca mevsim meyvesi getirebilir. Mesela bir aile muz getirirken, diğer aile elma getirebilir. Böylece çocuklara paylaşma ilkeleri de gösterilmiş olunur.
İletişim: İlk buluşma sonrasında telefon ve eposta adresleri paylaşılır, hatta yazışmaları kolaylaştırmak amaçlı bir google ya da yahoo group kurulabilir.
Süre: Oyun gruplarının süresi en fazla 1.5 saat olmalı. Çocuklar yaşlarına orantılı olarak konsantre olamamakta ve bir saatten fazla biraraya gelmelerde oyuncak kavgaları ve huysuzluk artabilmekte.
Ne tür aktiviteler yapılabilir?
* Unutmamak gerekir ki bir çocuk bir aktiviteyi yapmak istemeyebilir, kesinlikle zorlanmamalı. İsterse diğer çocukları izlemeye devam edebilir, ya da başka bir işle uğraşabilir.
~~~
Bir çocuk büyütmek, büyük bir dünya ve yer yer zor olabilen bir dünya. Toplum olarak, mahalle olarak biraraya gelerek, birbirimize destek olarak, zor anlarımızda birbirimize yardımcı olarak bu yükü hafifletebiliriz. Ben İstanbul’a tekrar taşındığımda etrafımda çok az dost ve tekrar ama bu sefer bir anne olarak öğrenmem gereken bir şehir vardı. Bana ne ev işlerinde, ne çocuk bakımında yardımcı ve destek olabilecek birileri yoktu. Annem yılda iki kez İzmir’den gelse bile bu yeterli değildi. Bir de tabi bebek arabasını Ortaköy’de kaldırıma çıkarmaya çalışırken ezilen ayağım hikayesi var ki sormayın.. Bu zorluklardan ilham alarak projeler ortaya çıkmaya başladı: önce Kitap Okuyan Çocuklar, sonra Bebedönüşüm, Dönüşen Oyuncaklar, Oyun Evim TV... Bu projelerin tek amacı var ailelere yalnız olmadıklarını, birbirlerine yardımcı olarak, dayanışarak çok güçlü olabileceklerini göstermek ve bunu hayata geçirebilmek. Kitap Okuyan Çocuklar Türkiye’nin heryerinde yerel bağlamda çocuk kütüphaneleri adı altında okul öncesi ve sonrasına hitap eden aktif öğrenme merkezleri oluşturabilmek ve ailelerin çocuklarının gelişiminde aktif rol oynamasını sağlamak için başladı. Bebedönüşüm’de evde olan ama kullanmadığımız bebeğe ve anneliğe ait her türlü eşyayı, oyuncağı, bebek bakımına dair herşeyi [örneğin kefir mayası] karşılık beklemeden, sadece paylaşmak adına paylaşıyoruz ve böylece çocuklarımıza bir ürüne ihtiyaçları olduğunda illa ki bir dükkandan almak ve tüketmek yerine önce arkadaşlarına sormayı ve paylaşmayı ve böylece daha az çöp üreten ve doğaya saygılı bir medeniyet oluşturmayı öğretiyoruz. Dönüşen Oyuncaklar yine geri dönüşüm malzemelerini alıp, parklara gidip hep birlikte hayal gücünü kullanmayı, tasarım yapmayı öğrenmeyi amaçlıyor ve Oyun Evim TV’de de amaç ailelere evde çocuklarıyla evdeki malzemeleri kullanarak keşfetmeyi, yapmayı göstermeyi amaçlıyor.
Bu yazı uzunca bir yazı oldu, muhtemelen bol anlatım bozukluğu da olmuştur. Sonuna kadar okuyabildiyseniz teşekkürler ve hatalar afvola.. Ben sadece bir anneyim ve Montessori eğitim sistemi üzerine uzman değilim. Sadece bir anne olarak okuduklarım, öğrendiklerim var. Yukarıda yazan oyun aktivitelerinin hepsi Montessori sistemine uygun olmayabilir, ama amaç; belli bir eğitim tarzını yol gösterici alarak evlerde çocuklarımızla kaliteli zaman geçirerek, mahalleli olarak birbirimize nasıl destek olabileceğimizi öğrenmek, araştırmak ve gözlemlemek. Aktivite fikirleri sadece yol gösterici olsun diye konulmuş olup, çocukların yasına, gelişimine göre düzenlemelere ihtiyaç olabilir.
Umarım oyun grupları, kitap okuma çemberleri, paylaşım bumerangları, oynayarak öğrenme, öğrenerek oynama her yeri sarar ve biz büyük bir aile olarak bu ülkede, bu dünyada, bu evrende sevgiyle, birbirimize saygı göstererek yaşarız. Çok mu hayalbazım? Bence değil, herşey bizim elimizde :)
İstanbul dışı illerdeki Montessori oyun grubu kurmaya çalışan diğer gruplardan bazıları [Lütfen şehir isimlerinin üstüne tıklayın]:
Ankara, Eskişehir, İzmir, İzmir Bornova, Bursa, Kocaeli
Montessori Oyun Grupları Toplantı Genel Notları
29 Eylül 2013, Moda ParkıOyun grubu nerde olabilir? Evlerde, yerel kütüphanelerde, gönüllü evlerinde vs.
Dileyen aileler evlerini birbirlerine açıp, belli bir rota dahilinde birbirlerinin evlerinde buluşabilirler. Ama evlerde oyuncak kavgası çok yaşanacağı [çünkü ev sahibi olan çocuk her zaman oyuncaklarını diğer arkadaşlardan korumaya çalışacaktır. O yüzden ya oyuncaksız bir ortamda aktiviteler yapılmalı, ya da çocuğa hangi oyuncakları paylaşıp paylaşmak istemediği sorulmalıdır] için alternatif mekanlara bakmak daha akıllıcadır. Malumunuz birçok kütüphane hatta çocuk kütüphanesi mevcut. Ama bu tarz mekanlar aktif olarak kullanılamıyor ve çocuklara ‘sus, ses yapma’nın ötesine geçilemeyen mekanlar olarak kalıyorlar. Yeni yeni kütüphanelerde masal saati uygulamaları ve kütüphaneleri çocukların ihtiyacına yönelik düzenleme alışkanlığı başladı. Oyun grubunun kurulacağı semte yakın bir kütüphaneden [halk, belediye, ya da Kültür Bakanlığı’na ait kütüphaneler] ya da belediyeye ait bir gönüllü evi yahut benzeri bir kamu alanından çocuklara aktivite yapabilmek için ortak alan talep edilebilir. Özellikle kütüphanelerdeki masal saati uygulaması oyun grubuyla birleştirilebilir. Kitap Okuyan Çocuklar Projesi’nin geçen hafta İBB’ye ait kütüphanelerin bu tarz aktivitelerde kullanılması için onay aldık. Bulunduğunuz mekandaki kütüphaneyi kullanmak için Kitap Okuyan Çocuklar Projesi aracılığıyla izin alıp, kütüphaneyi amaca uygun hale getirebiliriz. Konuyla ilgili yazışmalar bilgi@kitapokuyancocuklar.org eposta adresinden yapılabilir.
Ne kadar sıklıkta? Ailelerin uyumuna ve tercihine kalmış ama düzen olması çok önemli. Her hafta aynı gün, aynı saatlerde ve aynı kişilerle yapılan aktiviteler kesinlikle uzun dönemde daha iyi sonuç verecektir.
Sayı ve yaş grubu: Bildiğiniz üzere Montessori’de karma yaş uygulaması vardır. Ama eğer semtte çok fazla aile varsa, iki grup yapılıp, yaşları birbirine yakın çocuklardan gruplar da istenilirse oluşturulabilir. Grup başı tavsiye edilen ideal çocuk sayısı 5’tir.
İkramlar: Ev sahipliği yapacak olan aile, su hariç hiçbir ikramda bulunmakla yükümlü değildir. İkram konusu oyun grubunu eğlenceli bir zaman geçirme olmaktan çıkarıp yükümlülük haline getirir. Eğer çocukların birşey yeme ihtiyacı olacağı düşünülürse, herkes evinden bir kilo ya da çocuk sayısınca mevsim meyvesi getirebilir. Mesela bir aile muz getirirken, diğer aile elma getirebilir. Böylece çocuklara paylaşma ilkeleri de gösterilmiş olunur.
İletişim: İlk buluşma sonrasında telefon ve eposta adresleri paylaşılır, hatta yazışmaları kolaylaştırmak amaçlı bir google ya da yahoo group kurulabilir.
Süre: Oyun gruplarının süresi en fazla 1.5 saat olmalı. Çocuklar yaşlarına orantılı olarak konsantre olamamakta ve bir saatten fazla biraraya gelmelerde oyuncak kavgaları ve huysuzluk artabilmekte.
Ne tür aktiviteler yapılabilir?
- Şarkılar: Şarkıyla oyun oynamak çok önemlidir. Şarkılar çocukları rahatlatıyor, birbirleriyle daha güzel iletişim kurmalarını sağlıyor.
- Ahşap bloklar: Çocuklar ahşap blokları kullanarak kule vs. tasarımı yapabilirler, ya da ev yapımı boya kullanarak blokları kullanboyayabilirler. Bu tarz aktivitelerde evin kirlenmesini önlemek amaçlı plastik örtüler alınıp, çocukların altına serilebilir. Ve bu örtüler bir aile tarafından her hafta yıkanıp, tekrar kullanılabilirler.
- Doğal malzemeyle oyuncak yapımı: Oyun hamurları, parmak boyaları vs doğal malzemelerden yapılabilir ve hepbirlikte oynanabilir. Oyun hamurunu çocuklar kendileri bile karabilirler. Bildiğiniz gibi çocuk sizden talep etmedikçe bir büyük olarak elindeki işi alıp bitirilmiyor Montessori sistemine göre. Çocuğun işi/görevi kendi yapmasına, keşfetmesine izin veriliyor.
- Dizme/aktarma: Makarna, boncuk vs. ipe dizilebilir, ardından boyanabilir. Mercimek, pirinç vs. bir kaptan diğer kaba aktarılabilir, bu esnada bir huni ya da dar bir cam şişe vs. kullanılabilir
- Baskı: Patates baskısı, kapak baskısı, silgi ve ip baskısı vs..
- Geri dönüşüm malzemelerinden oyuncak ya da obje yapımı: Herkes evden getirdiği geri dönüşüm malzemelerinden farklı oyuncaklar vs. üretebilir. Bir tema belirlenebilir. Bunun için Dönüşen Oyuncaklar Facebook grubundan fikirler alınabilir. Hatta havanın güzel olduğu zamanlarda parklarda buluşulup parktaki tüm çocuklarla bu aktiviteler gerçekleştirilebilir. Böylece çocuklar işi bittiğinde bir ürünü çöpe atarak dünyaya daha çok atık üretmektense, malzemeye bakıp, hayal gücünü kullanıp, onunla neler yapabileceğini öğrenecektir.
- Kolleksiyon yapma: Herkes pul, peçete, böcek, tohum [aklınıza daha ne gelirse], hafta içinde biriktirip, arkadaşlarıyla paylaşabilirler, hepbirlikte bir koleksiyon başlatabilirler
- Çarşaf: Bir çarşaf deyip geçmemek lazım, çarşaf sihirli bir örtü olabilir, üstünde küçük toplar zıplatılabilir, şarkı eşliğinde. Sonra çarşaf yukarıda-aşağıda oyunu, çarşafın içine girip aileler tarafından sallanma oyunu vs.
- Duygu havuzu: Aynı renkte bir çok malzeme aynı kutuya konulabilir, ya da farklı yüzeylerde, kokularda, sertlikte, yumuşaklıktaki malzemeler çocuklara verilir, çocuklar farklı doku, koku ve yüzeyleri hissederler. Bildiğiniz üzere küçük yaştaki çocuklar harf bilmezler ki kitap okusunlar. Onlar için yüzey, doku, sertlik derecesi harfler gibidirler. Dokunarak, hissederek okurlar ve anlarlar.
- Jimnastik hareketleri: Çok basit esneme ve gevşeme hareketleri hayvanları taklit ederek yaptırılabilir
- Kukla ve tiyatro: Oyun gruplarının vazgeçilmezi.
- Kitap okuma: Seslerle, şarkılarla, kitaba hareket katarak yani Kitap Okuyan Çocuklar tarzı kitap okuma.
- Proje yapma: Bir konu ya da tema seçilerek çocukların bir projeyi takım çalışmasıyla gerçekleştirmeleri sağlanabilir. Tabi bu aktivite için çocukların birbirlerine alışkın, ve uzun zamandır görüşüyor olmaları lazım.
* Unutmamak gerekir ki bir çocuk bir aktiviteyi yapmak istemeyebilir, kesinlikle zorlanmamalı. İsterse diğer çocukları izlemeye devam edebilir, ya da başka bir işle uğraşabilir.
~~~
Bir çocuk büyütmek, büyük bir dünya ve yer yer zor olabilen bir dünya. Toplum olarak, mahalle olarak biraraya gelerek, birbirimize destek olarak, zor anlarımızda birbirimize yardımcı olarak bu yükü hafifletebiliriz. Ben İstanbul’a tekrar taşındığımda etrafımda çok az dost ve tekrar ama bu sefer bir anne olarak öğrenmem gereken bir şehir vardı. Bana ne ev işlerinde, ne çocuk bakımında yardımcı ve destek olabilecek birileri yoktu. Annem yılda iki kez İzmir’den gelse bile bu yeterli değildi. Bir de tabi bebek arabasını Ortaköy’de kaldırıma çıkarmaya çalışırken ezilen ayağım hikayesi var ki sormayın.. Bu zorluklardan ilham alarak projeler ortaya çıkmaya başladı: önce Kitap Okuyan Çocuklar, sonra Bebedönüşüm, Dönüşen Oyuncaklar, Oyun Evim TV... Bu projelerin tek amacı var ailelere yalnız olmadıklarını, birbirlerine yardımcı olarak, dayanışarak çok güçlü olabileceklerini göstermek ve bunu hayata geçirebilmek. Kitap Okuyan Çocuklar Türkiye’nin heryerinde yerel bağlamda çocuk kütüphaneleri adı altında okul öncesi ve sonrasına hitap eden aktif öğrenme merkezleri oluşturabilmek ve ailelerin çocuklarının gelişiminde aktif rol oynamasını sağlamak için başladı. Bebedönüşüm’de evde olan ama kullanmadığımız bebeğe ve anneliğe ait her türlü eşyayı, oyuncağı, bebek bakımına dair herşeyi [örneğin kefir mayası] karşılık beklemeden, sadece paylaşmak adına paylaşıyoruz ve böylece çocuklarımıza bir ürüne ihtiyaçları olduğunda illa ki bir dükkandan almak ve tüketmek yerine önce arkadaşlarına sormayı ve paylaşmayı ve böylece daha az çöp üreten ve doğaya saygılı bir medeniyet oluşturmayı öğretiyoruz. Dönüşen Oyuncaklar yine geri dönüşüm malzemelerini alıp, parklara gidip hep birlikte hayal gücünü kullanmayı, tasarım yapmayı öğrenmeyi amaçlıyor ve Oyun Evim TV’de de amaç ailelere evde çocuklarıyla evdeki malzemeleri kullanarak keşfetmeyi, yapmayı göstermeyi amaçlıyor.
Bu yazı uzunca bir yazı oldu, muhtemelen bol anlatım bozukluğu da olmuştur. Sonuna kadar okuyabildiyseniz teşekkürler ve hatalar afvola.. Ben sadece bir anneyim ve Montessori eğitim sistemi üzerine uzman değilim. Sadece bir anne olarak okuduklarım, öğrendiklerim var. Yukarıda yazan oyun aktivitelerinin hepsi Montessori sistemine uygun olmayabilir, ama amaç; belli bir eğitim tarzını yol gösterici alarak evlerde çocuklarımızla kaliteli zaman geçirerek, mahalleli olarak birbirimize nasıl destek olabileceğimizi öğrenmek, araştırmak ve gözlemlemek. Aktivite fikirleri sadece yol gösterici olsun diye konulmuş olup, çocukların yasına, gelişimine göre düzenlemelere ihtiyaç olabilir.
Umarım oyun grupları, kitap okuma çemberleri, paylaşım bumerangları, oynayarak öğrenme, öğrenerek oynama her yeri sarar ve biz büyük bir aile olarak bu ülkede, bu dünyada, bu evrende sevgiyle, birbirimize saygı göstererek yaşarız. Çok mu hayalbazım? Bence değil, herşey bizim elimizde :)
İstanbul dışı illerdeki Montessori oyun grubu kurmaya çalışan diğer gruplardan bazıları [Lütfen şehir isimlerinin üstüne tıklayın]:
Ankara, Eskişehir, İzmir, İzmir Bornova, Bursa, Kocaeli
Harika bir yazı olmuş.. Bizim minik henüz çok minik (4 aylık) ama biz de bu oyun gruplarına katılmaya başlayacağız bu ay. Çocuklarda sosyalleşme süreci ne kadar erken başlatılırsa, o kadar iyi bence! Sevgiler
ReplyDeleteEmeğinize yüreğinize sağlık.Bende bu çaba içerisinde olan bir anneyim, oyun grubu oluşturarak yaklaşık bir yıldır çok güzel etkinlikler yapıyoruz ve oldukça da yoğun talep var.Çocuklarımız için yaptığımız güzel bir etkinlik herkese şiddetle tavsiye ediyorum.Hatta biz o kadar kalabalıklaştık ki artık yeni anneleri kabul edemez hale geldik.Oyun grubumuzu inceleyerek fikirlerinizi beklerim bende. http://burcu-kaan.blogspot.com/search/label/Oyun%20Grubu
ReplyDeleteMerhaba, biz de Türk anne ve baba olarak etrafımızda aile büyükleri olmaksızın çocuğumuzu İngiltere'de büyütmekle uğraşıyoruz. Henüz 2 yaşında, İngilizce öğrensin diye part-time kreşe başladı ve seneye burada bir Montessori preschool'a başlayacak. Doğduğundan beri hergün bir aktivite grubumuz var; müzik, havuz, baby gym, yoga vs. O nedenle belki de çekirdek aile olmamıza rağmen çok sosyal bir çocuk.
ReplyDeleteMontessori yazılarınızı ilgiyle takip edeceğim. Bu arada benim de çocukla seyahati anlatan bloğum var, belki işinize yarar.
www.gezginanne.com
Sevgiler, Deniz
Harika ellerinize sağlık, izmir grubunu takip etmeye çalışacağım. Gerçi bizim ufaklık henuz 2,5 aylık!? Ama sosyalleşme, sevgi çemberi denilince bende akan sular duruyor;)
ReplyDeletemerhaba bnimde 21 aylık bir kızım var avrupa yakasında oturuyoruz katılabiliceğimiz oyun grubu bulamadık yardımcı olabilirseniz çok sevinirim..
ReplyDeleteFacebook grubuna baktiniz mi? https://www.facebook.com/groups/IstanbulAvrupaMontessoriOyunGruplari/
Delete