My photo
a utopist, a green, a free soul, a liberal, a young (well let's say 'a new' rather than 'young') mother, a rebel, a thinker, a smiler, a wonderer, a note, a butterfly, a rainbow, a nymph, a kite, a wave, a breeze from the sea, a purple soul, a chocolate-addict, a lover...

Sunday, 20 October 2013

Deniz Müzesi


Kadırgalar ve Delfina
Bayram tatilinin son günü Beşiktaş Deniz Müzesi'ne çini grubumla Piri Reis'in Haritaları adlı çini sergisini gezmeye gittik.
Sergi salonundan müze o kadar dayanılmaz gözüktü ki Delfina "anne, ben oraya git'mek istiyom" diyip tutturdu. Ve biz sergiden sonra, müzeye giriş yaptık. Malumunuz Beşiktaş'taki Deniz Müzesi yeni binasıyla yenilendi ve ortaya muazzam bir müze çıkmış. Osmanlı padişahlarının sultanat kayıkları, kadırgaları, kalyonlarından parçalar tüm ihtişamıyla sergide yerini alıyor. Gerçekten çok keyifli, pek görsel bir şölen. 
Müzeye bebek arabasıyla girmek ve dolaşmak en alt kat hariç çok kolay, ama görevlilere teslim ettim bebek arabasını en alt kat için, hiçbir sorun yaşamadık. Delfina da oldukça eğlendi. 

Barbaros Delfina Paşa
Delfi dümen başında
Tuvaletlere doğru giderken bir baktık çocuklar için deniz konseptiyle yapılmış bir çocuk oyun odası. İçerde gemi dümenleri, dokunmatik ekran oyun köşesi, gemi ve haritalar konulu envai çeşit yap-bozlar, denizci düğümünü atmayı gösteren bir bölüm ve daha neler neler. Çok keyifliydi. Bu oda Türkiye'de bir müze içinde gördüğüm çocuklara ayrılmış ilk yer. Yalnız bu odayla ilgili bir eleştirim var. Geçen yıllarda, Türkiye'de neden müzelerde çocuklara müzenin konseptinde eğitici ve öğretici oyun alanları yaratılmıyor diye eleştirmişliğim vardı. Şimdiki eleştirimse, neden çocuk alanının müzenin sergi salonlarında değil de, sergi salonunun dışında olduğu. Yurtdışında bu tarz çocuklar için yapılan tasarımların amacı şudur: aileler müzeyi gezerken, çocukları sıkılmasın; aileler hem sergiyi gezsinler hem de bir taraftan çocukları oynarken gözleri onların üzerinde olsun. Ama çocuklar müzede sıkılacaksa ve aileleri de kocaman bir müzeyi gezdikten sonra oyun odasına gelip çocuklarını beklemek zorunda kalacaksa ikisi de aynı anda tatmin edilmeyen iki gruptan söz etmiş oluruz. 
Biliyorum ülkemizde her şey daha güzele daha iyiye gidecek ama nedense herşey bir zaman alıyor. Çocukları sanatın ve bilimin içine alıcı yapılar sunmalıyız, onları oyunla sanat ve bilimden uzak tutucu değil. Hayatın her alanında insan var; çocuk var. Bu paralel hayatları birbirinden uzak yapıda kurmak yerine birbirinin içine geçecek şekilde kurmalıyız. Sanat, bilim, hayat, çocuk, oyun, mutluluk içiçe kavramlar olmalı. Umarım bu yazı da bir şekilde yolunu bulur ve işe yarar. Ne olursa olsun, Deniz Müzesi çok keyifli bir müze. Çocukla gezmek için ideal, ve çok ilham verici.
yapılmayı bekleyen yap-boz: hayat gibi!
Delfina oyun odasında yap-bozla uğraşırken


Önünde denizler var..
Küçük kaptan

No comments:

Post a Comment

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...